Dünyanın önde gelen ilaç ve kimya şirketlerinden Merck’in geliştirdiği aşı ilk kez Ebola virüsünün insandan insana bulaşmasını önlemede başarılı oldu.Gine’de 2015’te rVSV-ZEBOV aşısı yapılan 5 bin 837 kişide, aşının yapıldıktan 10 gün ve daha uzun süre sonra hastalığa rastlanmadı.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), aşının yüzde 100 koruma sağladığını duyurdu. Bu, hastalığın ilk kez rastlandığı 1976’dan bu yana Ebola ile mücadele önemli bir adım niteliği taşıyor.
DSÖ Başkan Yardımcısı Marie-Paule Kieny, yeni bir Ebola vakası ve salgınıyla mücadele konusunda artık hazırlıklı olduklarını belirtti. Kieny, aşının yapılmasından sonra korumanın çok erken sağlandığını ancak bunun 6 ay sonra da sürüp sürmeyeceğinin henüz bilinmediğini vurguladı.
DSÖ yetkilisi, aşının ateş ve alerjik reaksiyon olmak üzere iki ciddi yan etkisinin bulunduğu ayrıca 3 vakada kısa süreli grip tespit edildiği açıklandı.
Halen deney aşamasındaki aşıdan 6 yaşın üzerindeki çocukların da yararlandığını belirten Kieny, aşının hamileler ve daha küçük çocuklar için güvenli olup olmadığını daha sonra test edileceğini söyledi.
Deneyin, çiçek hastalığının yok edilmesi için kullanılan yöntemle yapıldığını belirten Kieny, aşının önce hastayla temas eden hasta yakınları, daha sonra da onlarla temas eden kişiler üzerinde denendiğini açıkladı.
Aşının Onay Süreci 10 yıl
Deneyin sona ermesinden sonra Gine’de birkaç vaka tespit edildi. Bilim adamları aynı stratejiyi ABD Gıda ve İlaç Dairesi’nin (FDA) aşının klinik deney dışında kullanılması izniyle Sierra Leone’de de uygulandı.
Aşıyı pazarlama hakları Amerikan şirketi Merck’e ait. Amerikan ve Avrupa ilaç dairelerinin standart onay süreci yaklaşık 10 yıl. Bununla beraber aşının pazarlanmasından önce 300 bin-1 milyon acil doz verilebilecek.
Tıp dergisi The Lancet de yayımlanan sonuçlar aşının ‘’Zaire’’ suşuna karşı etkili olduğunu ancak Sudan suşu için başka bir aşının geliştirilmesi gerektiğini gösteriyor.
Başta doktor ve hasta bakıcılar için olmak üzere uzun süreli koruma sağlayan başka aşıların da geliştirilmesi gerekiyor. Bu yöndeki çalışmalar sürüyor.
İshal, kanama, döküntü ve yüksek ateşe neden olan virüs Batı Afrika’daki 2013-2016 salgınında 11 bin 300’den fazla can aldı.