Harvard Üniversitesi Wyss Enstitüsü’nden bilim insanları vücudun bağışıklık sisteminden gizlenerek kurtulacak bir DNA nanomakine geliştirdiler. Doğadaki gerçek virüslerden ilham alan bu tasarım sayesinde kanser teşhisi ve vücuttaki özel dokular için daha iyi hedef tedaviler uygulanabilecek.
Araştırmacılar DNA origami metodu kullanarak nano boyutta bir cihaz geliştirdiler. Metot sayesinde uzun bir DNA diziliminin üç boyutlu olarak katlanarak özel hücrelere moleküler talimatlar taşıyabiliyor. 2012 yılında Wyss’ dan araştırmacıların sunduğu makara şeklindeki robotik alet antikora yüklenerek , lösemi ve lenfoma hücrelerine odaklanabiliyor. Bu nano robotlar bir kere hücreye yüklendiğinde aktive olarak apoptosiz adı verilen hücrelerin kendi kendine imhasına yol açıyor.
Bu ilaç taşıma yönteminin çeşitli hastalıklarda işe yaradığı görülse de bu robotları test ederken önemli bir engel ortaya çıktı. Nanorobotlar farelerin kan akışına karıştıktan kısa bir süre sonra kanda sindirilerek vücuttan atıldı.
“Eğer parçacıkları virüs benzeri zarflara sokarsak problemin çözüleceğini düşündük,” diyor Wyss Enstitüsü Core Fakültesi üyesi ve araştırma başkanı Dr. William Shih. Ekip genomunu korumak için solid protein kılıfı ve bir yağ tabakası kullanan bir virüsü replike etti. Çift tabakalı fosfolipit sayesinde virüs bağışıklık sisteminden geçebiliyor.
Nano aletin vücuttaki esnekliğini test etmek için ekip,onları floresan göze ekleyip farenin vücuduna enjekte etti. Bir kısım numune fosfolipit kaplama içerirken, bir kısım içermiyordu. Kaplamaya sahip olmayan nano makineler çabucak vücutta yıkılırken, yıkıma uğrayanlar idrar kesesinde konsantre biçimde parlamaya başladılar. Fakat kaplanmış olanlar, kan dolaşımında parlayarak saatler boyunca tüm vücutta parladılar.
Ekip ayrıca kaplanmış nano makinelere bağışıklık sisteminin tepkisini de inceledi.Kaplanmış olan nano makineler, kaplanmamış olanlara göre vücudu 100 kat daha az uyarıyor.
Ayrıca bağışıklık sisteminin bu şekilde manipüle edilmesinin kanser hücrelerine karşı savaşmak için ya da doku tranplantasyonu için fayda sağlayabileceği belirtiliyor. Bağışıklık sistemini kontrol edebilmelerin önemli bir fayda sağlayacağını belirtiyor, Wyss Enstitüsü’nden Dr. Steve Perrault.
Bu sayede DNA nano parçacıklar vücutta daha uzun süreli kalacak ve tedavi amaçlı kullanılabilecek.
Kaynak : Gizmag
Araştırma Referansı :
- Steven D. Perrault, William M. Shih. Virus-Inspired Membrane Encapsulation of DNA Nanostructures To AchieveIn VivoStability. ACS Nano, 2014; 140422010051005 DOI: 10.1021/nn5011914
