Melbourne Üniversitesi’nden bilim insanları, doğrudan havadan hidrojen elektroliz edebilecek bir cihaz geliştirdi. Direct Air Electrolyzer-Direkt Hava Elektrolizörü atmosferdeki nemi absorblayarak, hidrojen ve oksijenine ayırıyor. Sistem o kadar iyi çalışıyor ki, kemik kuruluğu adı verilen % 4 kuruluğa kadar inebiliyor.
Özellikle, Avustralya gibi çöl ikliminin hüküm sürdüğü ve güneş enerjisi potansiyeli yüksek ülkelerde yeşil hidrojen üretimi yapılabilir. Hidrojeni ayrıştırarak, kolayca taşıyabiliriz.
Avustralya Melbourne Üniversitesi’nden kimya mühendisleri tarafından geliştirilen cihazın, basit bir tasarımı var. Anot ve katot olarak görev yapan iki düz plaka var. Bu plakaların arasında melamin sünger veya sinterlenmiş cam köpük konuyor. Böylece güneş enerjisi potansiyeli arttırılıyor.
Enerji kaynağına bağlandığında havaya maruz kalıyor ve katotta hidrojen çıkışı olurken, anotta oksijen çıkışı oluyor. Araştırmacılar bu araştırmayla ilk kez havadan direkt hidrojen elde edildiğini belirtiyor. Ayrıca, % 4 nem kadar düşük kuruluklarda çalışabiliyor. Avustralya’nın Red Center’ı Alice Springs gibi yerlerde nem ortalama % 20 oluyor.
Araştırmacılar birbirinden farklı higroskopik sıvılar, gözenekli ortamlar, kalınlıklar ve diğer parametreleri test ederek, faradayik verimde % 95lere kadar çıktı. Kitap büyüklüğünde bir güneş paneli kullanarak, katotta metrekarede günde 3,7 m 3’lere varan yüksek saflıkta hidrojen üretebiliyor.
Araştırmacılar bu teknolojiyi teknik ve yapısal açıdan uygulanabilir ve düşük maliyetli olarak tanımlıyor. Mühendisler sonraki aşamada sistemi daha zor koşullar ve yüksek sıcaklıklarda denemek ve büyütmek istiyor.
Makale açık kaynak olarak Nature Communications dergisinde yayınlandı.
Kaynak: University of Melbourne