“Daha zeki olanlar daha uzun yaşarlar”, bu cümle bize biraz adaletsiz olarak görünse de yüksek zeka ve uzun yaşam arasındaki ilişki gayet küçüktür. Ki bu küçük ilişkinin bile olmazsa olmazı genlerdir.
Uzun zamandır, yüksek zekanın ve uzun yaşamanın sırrının genlerden geçtiği biliniyor. Çok sayıda genetik araştırma yüksek zeka ve uzun yaşamı ayrı ayrı değerlendiriyordu. Ya ayrı ayrı değerlendirilen bu iki şeyin (yüksek zeka ve uzun yaşam) arasında bir bağlantı varsa ve bu bağlantıda genetik tabanlıysa?
Aralarında; İsveç’ten, Birleşik Devletler’den ve Danimarka’dan ikizler bulunan 7407 çift ikiz üzerinde yapılan bir çalışma, ilk kez yaşam süresiyle zeka arasındaki genetik ilişkiyi test eder nitelikte.
Uzun Yaşam ve Yüksek Zeka Arasındaki Genetik Bağlantı
Çalışmadan elde edilen bulgulara göre; uzun yaşam ve yüksek zeka arasında bağlantılar vardır ve bu bağlantıların %95’i genetik tabanlıdır. İlginç olan ise; ayrı ayrı değerlendirilen bu iki kavramın (uzun yaşam ve yüksek zeka) genlerle birbirine bu denli bağlanmasıdır.
Yapılan bu çalışma epidemiyolojik bir çalışma olduğu için; daha önce ABD’de, İsveç’te ve Danimarka’da ayrı ayrı toplanan zeka-ölüm yaşı verileri birlikte analiz edildi. Bu analiz sonucu; ikizler arasında daha zeki olanın daha uzun yaşamaya yatkın olduğu görüldü. Fakat söz konusu durum çift yumurta ikizlerinde tek yumurta ikizlerinden daha yaygın.
Yüksek zeka; yüksek gelir, kıdemli bir iş ve daha sağlıklı bir yaşlılık anlamına gelebilir. Ki çevremize de şöyle bir baktığımızda uzun yaşayan kıdemli görevlilerin bu kadar uzun yaşamalarının sebebi olarak yıllardır kıdemli işlerde çalıştıklarını gösterebiliriz. Ki genelde zeki bireylerin daha kıdemli işlere getirildiğini düşünürsek ve bu çalışmayı da göz önünde bulundurursak, şunu net bir şekilde söyleyebiliriz: Zeki insanların uzun yaşamalarının sebebi kıdemli görevlerde çalışmaları değil büyük ölçüde genlerinin uzun yaşama yatkın olmasıdır. (Bu paragrafı daha iyi açıklamak için “Basketbol boy uzatmaz, uzun boylular basketbol oynarlar” benzeri bir cümleyi burada da kurabiliriz: “Kıdemli görevler zeki yapmaz, zeki olanlar kıdemli görevleri yaparlar”. Zeki olanlarında genleri uzun yaşama daha yatkın olduğu için kıdemli işlerde görev alanlar daha uzun yaşarlar.). Ayrıca bu çalışmadan çıkarabileceğimiz diğer bir sonuç ise; zeki olanların yaşam kalitesi düşükse bile ömür uzunluğu daha fazla olabilir.
Bu genlerin nasıl bu şekilde bir etki yarattığını tam olarak bilmesek de birkaç öngörüde bulunabiliriz. Ya zekayı etkileyen genler vücudumuzu da sağlıklı yapan genlerdir ya da zeka ve uzun yaşam genomumuzdaki tüm mutasyonlara hassas olabilir ve bu şekilde daha az genetik mutasyona sahip bireyler daha zeki olup daha uzun yaşayabilir.
Bu çalışmayla ilgili önemli birkaç not paylaşmamız gerekiyor. Bunlardan ilki; aynı şartlarda büyüyen ikizler değerlendirildiği için zeka üzerindeki çevresel etkenlerin farklılığından çok da söz edemeyiz. (Bildiğimiz üzere zeka, ergenlik döneminin sonunda gelişimini büyük ölçüde durdurur. Bu yüzdende de ikizlerin aynı şartlarda büyümesi önemlidir.)İkincisi ise; kadın ikizler ve erkek ikizler ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Bunun sebebi ise kadınların erkeklerden daha uzun yaşamasının araştırmaya etki etmemesini sağlamaktır.
Unutulmamalıdır ki bu çalışma epidemiyolojik bir çalışmadır. Genlerin nasıl böyle bir etki yarattığını görebilmek için mutlaka genetik tabanlı çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Referans ve İleri Okuma
- Rosalind Arden, Michelle Luciano, Ian J Deary, Chandra A Reynolds, Nancy L Pedersen, Brenda L Plassman, Matt McGue, Kaare Christensen, Peter M Visscher. The association between intelligence and lifespan is mostly genetic. International Journal of Epidemiology, 2015; dyv112 DOI: 10.1093/ije/dyv112
Referans ve İleri Okuma
- Rosalind Arden, Michelle Luciano, Ian J Deary, Chandra A Reynolds, Nancy L Pedersen, Brenda L Plassman, Matt McGue, Kaare Christensen, Peter M Visscher. The association between intelligence and lifespan is mostly genetic. International Journal of Epidemiology, 2015; dyv112 DOI: 10.1093/ije/dyv112
2 Yorum