Işık hızı yaklaşık 300000 km/saniye olarak bilinir. İşte bu limit, evrende yolculuk etmemize en büyük engeldir. İşte Lawrence Livermore Ulusal Laboratuvarı ve Rochester Üniversitesi’nden bilim insanları plazma içindeki sıcak yüklü parçacıkların içindeki ışık dalgalarının hızını, plazmada ışığı onda biri kadar ayarlayarak ışığın vakumdaki hızını % 30’a kadar arttırmayı başardı.
Bu gerçekten büyük bir başarı olsa da ışık hızından hızlı araçlarla komşu galaksiye gidebileceğimi anlamına gelmiyor ama yolumuzu açacak yeni bir lazer teknolojisinin doğmasına neden olabilir.
Fotonun hızı elektromanyetizma gereği, elektriksel ve manyetik alan dokusunda hapsolmuştur. Bu kafesin dışına çıkmak mümkün olmasa da dar frekanslardaki foton atımları sayesinde düzenli dalgalar yaratmanın yolları var.
Işık dalgalarındaki ritmik artış ve düşüşler grup hızı verilen bir türde hareket eder. Bu dalgaların dalgası etrafı saran elektromanyetik dalgalara bağlı olarak, yavaşlayacak ya da hızlanacak şekilde ayarlanabilir.
Hidrojen ve helyum iyonlarından elektronlar lazerle ayrılabiliyor. Araştırmacılar ışık atımlarının grup hızını ikinci bir ışık kaynağına göndererek frenliyor ya da gaz oranını ayarlayarak atımın şeklini değiştirmeye zorluyor.
Tüm bu etki plazma alanından gelen refraksiyon ve birincil lazerden gelen polarize ışıktan onları ayırmasından kaynaklanıyor. Tekli ışık dalgaları halen kendi yollarında gibi gözükseler de, ışıkların toplam dansı hızlanıyormuş gibi gözükmeye başladı.
Teorik bakış açısından bu deney plazma fiziğini aydınlatmaya ve mevcut modellerin doğruluğuna dair yeni kısıtlamalar getiriyor. Pratik açıdan konuşursak, gelişmiş teknolojiler açısından bu iyi bir haber. Böylece engellerin etrafından dolaşmanın yeni yollarını keşfederek hayallerimizi gerçeğe dönüştürmeye bir adım daha yaklaşıyoruz.
Bu çalışmada lazerlerin kazancı büyük, özellikle çok çeşitli olmaları nedeniyle. Eski lazerler katı hal optik malzemelere dayandığından enerji artışında hasar görüyordu. Plazma akımları kullanarak ışık karakteristiklerini değiştirmek veya arttırarak bu engel aşılabiliyor. Fakat bunu yapmak için en çok gereken elektromanyetik karakteristikleri modellemedir.
Lazerler bir çok uygulamada kullanıldığından bu gelişme sayesinde daha hızlı parçacık hızlandırıcılar ve temiz füzyon teknolojilerinin önü açılabilir.
Bu araştırma Physical Review Letters’da yayınlandı .
Lazer konusundaki bu tür gelişmeler geleceğin teknolojilerinde önemli bir rol oynayacaktır. Geleceğin uzay araçları lazer ışınından güç alan ve kapalı sistem itkisi üreten nano motorlar ile hareket edecektir. Bu yıl içinde, kapalı sistem itki kuvveti ile uçan bir prototip yapabileceğim umudu ile çalışmalarımı azimle yürütmekteyim. Dileyenler, hiç bir ticari amacı olmayan sayfamı takip edebilirler.