Koronavirüs yüzünden tüm dünya eve kapandığından beri, karbondioksit emisyonunun düştüğüne dair haberler duymuş olabilirsiniz. Fakat Hawaii Mauna Loa Gözlemevi’nden bilim insanlarının aldığı son verilere göre, bu yıl da rekor karbon emisyonlarına ulaşıldığı belirtildi.
Bilim insanları 1958’den beri, Hawaii’den atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonlarını ölçüyor ve her yıl bu değer artıyor. Uzmanlara göre yaşanabilir ve güvenli bir gezegen için havadaki karbondioksit konsantrasyonunun 350 ppm’den düşük olması gerekiyor.Fakat izleme istasyonlarından alınan son veriler, bu değerlerin çok üstünde olduğumuzu gösteriyor.
1960’larda karbon derişimleri 300 ppmlerdeyken, bu değerin her yıl yaklaşık 0,9 ppm artmaya başladığı gözlendi. 2010-2019 yılları arasında ise karbon derişimleri yılda 2,4 ppm yükselmeye başladı. İşte bu yükseliş çizgisinin hızlandığını gösteriyor.
2019 Mayıs ayında Mauna Loa Gözlemevi’nden bilim insanları atmosferde 415,26 ppmle rekor karbondioksit konsantrasyonuna ulaşıldığını tespit etmişti. İşte 2020 Mayıs ayında ise, 416,21 ppm karbondioksit konsantrasyonuna erişildiği bildirildi. Bu değer buzul kayıtlarına bakılırsa, gezegenimizin tarihindeki en yüksek emisyona denk geliyor. NOAA(Ulusal Okyanus ve Atmosfer Dairesi -National Oceanic and Atmospheric Association) ölçülen bu değerleri onaylayarak, Dünya tarihinde 800,000 yıldır bu kadar yüksek karbon emisyonuna ulaşılmadığını belirtti.

Fosil Yakıtlara Dayalı Altyapıdan Vazgeçilmeli
Tabi dünya çapında karantinalar nedeniyle, hava kirliliği yani zararlı azot dioksit ve küçük partiküllerde önemli derece düşüş olduğu da bir gerçek. Hava ulaşımı, trafik ve endüstriyel aktivite azalsa da, Birleşmiş Milletler Çevre Programı(UNEP) fosil yakıtlardan kaynaklanan küresel enerji tüketiminin üçte ikilik kısmının aynı kaldığını belirtiyor.
Hatta pandemi nedeniyle bazı yerlerde karbon emisyonları inanılmaz düştü ama dünyada enerji altyapısı düşünüldüğünde, temel gereksinimler çok da değişmedi. Bundan dolayı tüm dünyada ciddi bir dönüşüm olmadan, onlarca yılların birikimi olan karbon emisyonları düşmeyecek gibi gözüküyor.
“Küresel enerji üretiminde temelden değişimler olmadan, emisyonların düşmesini ummamız için bir sebep yok. COVID-19 bize çevreyle olan sürdürülemez ilişkimizi değerlendirmek için bir şans verdi. İşte bu şansı yakalayarak ekonomilerimizi daha çevre bilinçli hale sokmalıyız,” diyor UNEP’ten iklim değişimi uzmanı Niklas Hagelberg.
Kaynak: United Nations Environment Programme
insanoğlu olarak kimse yaşadığı dünyanın kıymetini bilmiyor. ancak can boğaza dayandığında bişeylerin farkına varıyoruz ne yazık ki. seneye başımıza ne olaylar gelecek çok merak ediyorum doğrusu