Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre her yıl sigara kullanımına bağlı ölümlerin sayısının HIV’in, uyuşturucu ve alkol kullanımının ve motorlu araç kazalarının toplamından daha fazladır. Sigara kullanımının pek çok kanser türünün yanında, kalp hastalığı, diyabet ve doğurganlık kaybı gibi ciddi medikal problemlere de yol açtığı da biliniyor.
Yine Dünya Sağlık Örgütü (WHO) istatistiklerine göre, sigaranın (ve diğer tütün ürünlerinin) dünya çapında bir milyardan fazla kullanıcısı bulunmaktadır.
Farklı bilim alanlarından pek çok bilim insanı tütün bağımlılığına dair kapsamlı araştırmalar yapmaktalar. Göze çarpan ilk bulgu, en çok bilindiği üzere, tütünün; içinde bulunan nikotin ve diğer kimyasal maddelerden ötürü bağımlılığa ve bırakıldığında yoksunluk belirtilerine yol açtığıdır.
2018’de Experimental and Clinical Psychopharmacology dergisinde yayınlanan bir meta-analize göre sosyal faktörler hem sigaraya başlamada hem bırakma teşebbüslerinin başarısız olmasında büyük rol oynuyor. Araştırmaya göre, nikotine olan fizyolojik bağımlılık, bırakmaya çalışırken ortaya çıkan sorunları ve geri başlama oranlarını tek başına açıklamakta yetersiz kalıyor. Tek tük sigara içenler ile devamlı/kronik sigara içenlerin bırakma sonrası geri başlama ve yoksunluk belirtileri arasında benzerlikler görülmesi de bu bulguyu destekliyor.
Son yıllarda tütün kullanımının duygusal ve sosyal yönlerinin yakından incelenmesiyle, özellikle sosyal zorluklarla karşılaşan kişilerde, azınlık nüfuslarında, düşük eğitim seviyesine ve düşük ekonomik gelire sahip kişilerde sigara ve diğer tütün ürünlerinin kullanımının daha yaygın olduğu saptanmıştır.
Sosyal Ortamlarda Daha Çok Sigara İçiliyor
2009 yılında Pittsburgh Üniversitesi’nde yapılan başka bir araştırmaya göre, içilen tüm sigaraların en az üçte biri, sosyal ortamdaki insanlar tarafından içilmekte ve birçok sigara tiryakisi yalnız başına olmadıkları zaman daha çok sigara tüketmekte. Araştırma sonucuna göre, ‘sosyal içicilik’ sigara bağımlılığının en önemli faktörlerinden bir tanesi.
Sigara ve sosyalleşme arasındaki bu bağlantı, sosyalleşmede zorluk çeken kişilerin yeni arkadaşlar edinme ve sosyal kaygılarını yenme gibi sebeplerle sigara başlamalarının yanında, yine aynı nedenlerden ötürü sigara bırakmakta zorlanmalarını ve bıraktıktan sonra geri başlamalarını açıklamada da önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, sigara içenlerin diğer sigara içenler ile sosyalleşmesi daha muhtemel olduğundan, sigarayı bırakmaya çalışmak, aynı zamanda, tütünün yaygın olarak kullanıldığı sosyal ortamların azaltılması; bir nevi arkadaş kaybı anlamına gelecektir. Bu faktörlerin hepsi sigarayı bırakmaya çalışırken ortaya çıkabilen diğer sorunların üstesinden gelmeyi çok daha zorlaştırabiliyor ve tedavi sürecine girildiğinde bu noktalara dikkat edilmesi gerekiyor
Yazar notu: Sigara bırakmak için pek çok ilaç ve terapi yöntemi bulunmaktadır. Sosyal bağlamların tütün bağımlılığını nasıl güçlendirebileceğini bilmek, sigaranın neden bu kadar bağımlılık yaptığını daha iyi anlamamızı sağlayabilir. Bu farkındalık bile sigarayı bırakma denemelerinin başarılı olmasına yardımcı olabilir.
Referanslar:
- http://www.who.int/tobacco/publications/surveillance/trends-tobacco-smoking-second-edition/en/
- Martin, L. M., & Sayette, M. A. (2018). A review of the effects of nicotine on social functioning. Experimental and Clinical Psychopharmacology. http://dx.doi.org/10.1037/pha0000208
- Shiffman, S., Kirchner, T. R., Ferguson, S. G., & Scharf, D. M. (2009). Patterns of intermittent smoking: An analysis using Ecological Momentary Assessment. Addictive behaviors, 34(6-7), 514-519.