Visa geçtiğimiz günlerde CryptoPunks isimli meşhur NFT koleksiyonunun bir parçası olan CryptoPunk 7610’i 150 bin dolar gibi bir fiyata satın aldı. Bu sayede Nft dünyasına ilk adımı atmış oldu. Visa’nın kripto başkanı Cuy Sheffield, bu alımın Visa’nın ticaret geçmişini, bugününü ve geleceğini çizebilen ve kutlayabilen eserler koleksiyonuna harika bir katkı olduğunu düşündüğünü söyledi. Visa attığı tweet te “Son 60 yılda Visa, eski kağıt kredi kartlarından zip-zap makinesine kadar tarihi ticaret eserlerinden oluşan bir koleksiyon oluşturdu. Bugün, yeni bir NFT-ticaret çağına girerken, Visa koleksiyonumuza hoş geldin CryptoPunk #7610.” Sözleriyle satın alımı doğruladı. Kripto paralar için en iyi borsalardan birini arıyorsanız işte size bir Binance incelemesi
Peki nedir bu NFT denen şey?
NFT yani “non fungible token” yani Türkçesi değiştirilemez token demektir. Token ise dijital ortamlarda verilen onay veya sertifika demektir. Bütün bu tokenler blockchain teknolojisiyle tutulduğu için sahtesinin üretilmesi değiştirilmesi ya da iptal edilmesi mümkün değil. NFT ler sadece eseri benzersiz kılmakla da kalmıyor aynı zamanda eserin kime ait olduğu, orijinal olup olmadığı, ilk eserin hangisi olduğu ve hatta eski sahiplerinin kimler olduğu öğrenilebiliyor.
Peki İlk NFT Ne Zaman Ortaya Çıktı?
İlk olarak Bitcoin üzerinde Colored Bitcoin isimli bir deneme yapıldı. Fakat ne yazık ki başarısız oldu. Bunun nedeni bitcoin o dönemde ethereum altyapısındaki gibi bir akıllı sözleşme altyapısının bulunmamasıydı. Şuanda NFTler genellikle ethereum altyapısında ERC721 ve ERC 1155 standartlarına göre oluşturuluyor. Bu iki standardın birbirinden farkı ise ERC721 de her bir ürün için 1 token üretilirken ERC1155’te 10 ürün için bir token üretilebiliyor.
Bu tarz en güncel ve kapsamlı haberleri kripto para haber internet sayfasından okuyabilirsiniz.
Peki insanlar neden NFT satın alıyor?
Geçmişteki sanatçılar eserlerini satabilmek için sergilere katılır, insanları davet eder ve eserlerini tanıtıp satarlardı. Fakat artık bu teknoloji sayesinde insanlar dünyanın bir ucundan saniyeler içerisinde sanat eserlerini al-sat yapabiliyorlar. Ayrıca bu eserlerin sahte ya da imitasyon olması da mümkün değil. Üstelik sadece bir kişiye değil, istenilirse aynı orijinal ürün birden fazla kişiye de satılabiliyor. Hatta sanatçı dilerse ürünü bir kere satıp daha sonra eserin her bir satışından belirli bir miktar komisyonu otomatik olarak alabiliyor. Üstelik bu durum sadece görsel sanatlar için geçerli değil; oyunlar, filmler, spor sözleşmeleri, moda ve daha bir çok konu artık günümüzde tokenleşmiş durumda. Bütün bu işlemler blockchain teknolojisi kullanılarak yapıldığı için sahteciliğe ve dolandırıcılığa asla ihtimal verilmiyor. Her bir adım tek tek blockchain teknolojisi ile tek tek kaydediliyor.
Geçtiğimiz günlerde Beeple (Mike Winkelmann) isimli bir sanatçı 5000 gündür yani 13 yıldır yaptığı bütün eserlerini birleştirip tek bir eser haline getirerek satışa çıkardı ve eseri tam 69 milyon dolara satmayı başardı. Refik Anadol isimli türk tasarımcı tamamı dijital olan eserlerini toplayıp satışa çıkardı ve bu eser 87 bin dolara alıcısını buldu. Bir diğer türk isim ise Murat Pak. 25 yıldır dijital sanat ile uğraşan murat pak ilk eseri olan “Cloud Monument Dark” 350 bin dolara satıldı. Murat pak bununla da kalmayıp geçtiğimiz yıl yaptığı “The Pixel” adlı eserini tam 1.4 milyon dolara satmış bulunuyor.
Kısacası bir şey az ise tek ve diğerlerinden farklıysa değeri de o kadar artıyor. İnsanlar kimsede olmayan farklı bir şeye sahip olmak istiyor. Koleksiyonerlerin çok zengin insanlar olduğu ve bunları bir yatırım aracı olarak görmeleri de ayrı bir konu. Kim bilir belki bu gün 10.000 dolara aldığınız bir NFT ileride sizi milyoner yapabilir.