Onlarca yıldır bilim insanları suçluların zihinlerini keşfetmeye çalışıyor. Bu sayede, bir insanı acımasız ve korkunç bir suça itenin ne olduğunu anlamaya çalışıyor. 20.yy’da modern beyin görüntüleme tekniklerindeki inanılmaz gelişmeler, nörokriminoloji için büyük fayda sağladı. Katillerin,psikopatların ve diğer şiddet suçları işleyenlerin beyinlerini incelemek bilimsel açıdan geçerliliğini kanıtladı. Bazı modern beyin görüntüleme tekniklerini ırkçı frenoloji bilimiyle bağlantılı olması ise oldukça rahatsızlık vericidir. Frenolojide kişinin beyin şekli ve kıvrımları , zekası ve suç faaliyetleriyle ilişkili olabileceği değerlendiriliyor. Bu yalancı bilim özellikle 20.yy’ın ırkçı bilimsel tabanıyla desteklenmiştir.
Çoğu modern nörobilim çalışmasında suçlu ve antisosyal davranışlarına ilişkin beyin görüntülemelerinde yapısal ve biyoloji işaretler aranır. Bu da agresiflik veya empati yoksunluğu gibi davranışlara yoğunlaşılıyor. Psikopati nörolojisi nörobilimde üzerinde yoğunlaşılan zengin bir alan olduğundan, pek çok bilim insanı potansiyel beyin yapılarının şiddet antisosyal davranışına ilişkin bakış açıları üretiyor.
Brain Imaging and Behavior dergisinde yayınlanan yeni araştırmada , suçlu davranışına dair nöro görüntüleme fikri, daha önce hiçbir araştırmada olmadığı kadar detaylı incelendi. Yeni araştırmada 808 erkek suçludan alınan beyin görüntüleri temel alınarak, cinayet işleyen kişilerin beyin yapılarının şiddet suçu işleyen veya işlemeyen diğer suçlulardan farklı olduğunu ileri sürüyor.
Cinayet suçlularının beyin görüntülerini almak çok da yeni bir olay değil. Bu konuda öncü nöro suç bilimci Adrian Raine, 1990larda ilk nörolojik görüntüleme çalışmalarını yapmış. Bazı beyin bölgelerinin cinayet davranışlarıyla ilişkili göründüğünü belirtmiştir. Buna rağmen, yeni araştırmanın yazarı Kent Kiehl ,eski araştırmanın daha çok şizofren ve psikopatlar üzerine yoğunlaştığının üstünü çiziyor.
Yeni Araştırmada 1000’e Yakın Suçlunun Beyni İncelendi
Kent Kiehl, önceki araştırmada organik beyin hasarı ve komorbid psikoz etkilerinin cinayet davranışıyla ilişkili olduğunu belirtiyor. “Evet, bizim araştırmamız,psikoz ve beyin hasarlı erkekleri ele almadığından eşsizdir. Ayrıca bir bu araştırmada 1000’e yakın suçluyu ele aldık. Bu da bu araştırmayı bugüne kadar yapılmış en büyük araştırma yapıyor.
Araştırmada üç farklı grubun Manyetik Rezonans Görüntüleme verileri incelendi: 203 cinayet suçlusu ( cinayeti kendi raporlayan ve cinayete mahkum edilen), 475 şiddet suçu(cinayetle sonlanmayan, saldırı, aile içi şiddet, ciddi yaralama ) ve 130 minimal şiddet suçlu(uyuşturucu bulundurma, fuhuş ve başkalarının ciddi şekilde yaralanmasına neden olmayan diğer suçlar) incelendi.
Sonuç olarak, cinayet işleyenlerin beyinlerindeki gri maddenin, diğer suçlulardan daha az olduğu bulundu. Yine de cinayet işlemeyen fakat minimal şiddet suçluları arasında farkların daha az olduğu belirtiliyor.
“Orbital frontal korteks ve anterior temporal loplar en büyük etkinin görüldüğü bölgelerdir. Cinayet işleyen erkeklerde, şiddet veya şiddet içermeyen suç işleyenlere göre bu kısımda çok daha az gri madde bulunuyor, “diyor Kiehl.
Her ne kadar bu veriler kişinin cinayete meyilli olup, olmadığını kesin göstermese de; araştırmacılar daha çok veri toplanırsa gelecekte daha iyi tahminler yapılabileceğini düşünüyor.
Kiehl, “Evet, bu araştırma cinayet davranışını kimin gerçekleştireceğini ve cinayet davranışı için nöro-risk faktörlerini tespit etmeyi öngörmede yardımcı olmak için nörobilimi kullanma yolunda ilk adım. Gelecekteki hedeflerimiz arasında, bu çalışmada tanımladığımız bölgelerin bu örneklerde gelecekteki cinayet davranışını öngörüp,öngörmediğini görmek için yüksek riskli genç profillerin takibini içereceğidir,”diyor.
Yeni araştırma Brain Imaging and Behavior dergisinde yayınlandı.
Kaynak: https://newatlas.com/brain-scan-murderers-homicide-neuroscience/60510/