CERN yeni doğrusal hızlandırıcısı Linac 4’ü tanıttı. Böylece LHC(Büyük Hadron Çarpıştırıcısı) daha yüksek enerjili parçacık ışınlarıyla beslenecek. 2021’e kadar LHC daha yüksek parlaklığa erişecek. 2019’a kadar sürecek testlerden sonra LHC bir süreliğine kapatılacak ve Linac 4 bağlanacak. Normalde, Linac 2 1978’den beri hizmet vermekteydi. Bu CERN’ün hızlandırıcı zincirinde proton ışınlarının daha büyük çaplı deneylerde kullanılmasını sağlayan ilk adım olacak.
“Bu kayda değer başarıyı kutlamaktan oldukça mutluyuz. Linac 4 aslından modern bir injektör ve Yüksek parlaklıklı LHC’ye doğru giden bir yükseltme programının birincil anahtar elementidir. Bu yüksek parlaklı faz, LHC deneylerinin yeni fizik ve Higgs parçacığının özelliklerini ölçme potansiyelini arttıracak,” diyor CERN direktörü General Fabiola Gianotti.
Bu lineer hızlandırıcı, hızlandırıcı zincirinin birincil ana elementidir. Lineer hızlandırıcının içinde, parçacıklar üretilerek başlangıç ivmesi kazanması sağlanır. Ayrıca parçacık ışınlarının yoğunluğu ve kuvveti hızlandırıcıda şekilleniyor. Linac 4 yaklaşık 90 metre uzunluğunda ve yerin 12 metre altında yer alıyor. İnşası ise yaklaşık 10 yıl sürdü.
Linac 4 CERN’ün Proton Senkrotron Yükselticisine (Proton Synchrotron Booster – PSB) negatif hidrojen iyonları (yani iki elektron içeren hidrojenler) yollayacak. Böylece negatif iyonları hızlandırarak elektronları yok edecek. Linac 4 160 MeV’e kadar ışınları güçlendirerek, öncesine oranla 3 kat güçlenecek. Hidrojen iyonların kullanımı ile LHC’ye gelen ışının kuvveti iki katına çıkarak LHC’deki parlaklığı arttıracak.
Parlklık birim zaman içinde çarpılan parçacık sayısına işaret ediyor. LHC’deki pik parlaklığın 2025’e kadar 5 kat artması planlanıyor. Böylece 2025 ile 2035 periyodunda 10 kat daha fazla veri toplanmış olacak. Sonuç olarak daha doğru ölçümler yapılarak makinenin daha önceki duyarlılığının ötesine geçilebilecek.
Kaynak: https://phys.org/news/2017-05-cern-celebrates-linac.html#jCp
Belki de fizik kanunlarımızı değiştirecek yepyeni kanunlar ortaya çıkacak, ya da, antimadde üretimi için gerekli teknolojiyi de sağlayabiliriz, bakalım ne tür sonuçlar elde edilecek?