Sorting by

×
BilimBiyolojiDeneyselMakalelerTıp ve Sağlık

Erkek Beyni Yaşlandıkça, Kadın Beyninden Daha Hızlı Küçülüyor

Proceedings of the National Academy of Sciences dergisinde yeni yayınlanan makaleye göre, yaşlanma sürecinde erkek beyni ,kadın beynine göre daha fazla hacim kaybı yaşanıyor. Araştırmacılar , yine de bunun yaşlanmayla beraber kadınlara neden daha sık Alzheimer teşhisi konulduğunu göstermediğinin de altını çiziyor.

Avustralya’nın Sidney Üniversitesi’nde klinik nöropsikolog olarak görev yapan Fiona Kumfor, “İnsanlar bu nörodejeneratif hastalıklara yakalandıklarında neler olduğunu daha iyi anlayabilmek için sağlıklı beyinde neler olduğunu anlamamız çok önemli. İşte bu çalışma, bilim insanlarının tipik beyin yaşlanmasına ilişkin bilgilerini zenginleştiriyor, “diye ekliyor.

Alzheimer hastalığı teşhisi konulan kadınların sayısı erkeklerin yaklaşık iki katıdır ve de yaşlanma bu hastalıkta en büyük risk faktörüdür. Bu durum, beyinde yaşa bağlı cinsiyet farklılıklarının araştırılmasına yol açmıştır. Oslo Üniversitesi’nde doktora öğrencisi olan ve çalışmanın ortak yazarı Anne Ravndal, “Kadınların beyinleri daha fazla bozuluyorsa, bu onların Alzheimer hastalığına daha yatkın olmalarını açıklayabilir,” diyor.

Ravndal, beyin yaşlanmasında cinsiyet farklılıklarını inceleyen önceki araştırmaların karışık sonuçlar verdiğini ekliyor. Birkaç çalışmada, erkeklerin kadınlara kıyasla toplam gri madde ve hipokampus boyutunda daha fazla kayıp yaşadığı bulurken, diğer çalışmalarda ise  kadınlarda gri maddenin daha keskin bir düşüş gösterdiğini bildirmiştir.

EMAR Sonuçları Değerlendirildi

Son araştırma, Alzheimer hastalığı veya herhangi bir bilişsel bozukluğu olmayan ve 14 büyük veri setinde kontrol katılımcısı olan 4.726 kişiden alınan 12.500’den fazla manyetik rezonans görüntülemeyle (MRI) beyin taramasını içeriyordu. Her kişi için ortalama üç yıl arayla en az iki tarama yapılmıştı. Araştırmacılar, bireylerin beyin yapılarının zaman içinde nasıl değiştiğini karşılaştırarak, gri maddenin kalınlığı ve hafıza için gerekli olan hipokampus gibi Alzheimer hastalığıyla ilişkili alanların boyutu gibi faktörleri inceledi.

Genel olarak, erkekler kadınlara göre beynin daha fazla bölgesinde hacim kaybı yaşadı. Örneğin, dokunma, ağrı ve sıcaklık hissini işleyen, ayrıca vücudun kendi pozisyonunu ve hareketlerini algılayan postcentral korteks, erkeklerde yılda %2,0, kadınlarda ise yılda %1,2 oranında azaldı.

Kumfor, sonuçların erkeklerin kadınlardan daha hızlı yaşlandığını gösterdiğini söylüyor. Erkeklerin yaşam beklentisi de daha kısadır.

Avustralya’nın Melbourne kentindeki Monash Üniversitesi’nde bilişsel sağlık alanında klinisyen araştırmacı olan Amy Brodtmann, bu değişikliklerin Alzheimer hastalığının gelişiminde rol oynadığını varsayarsak, çalışmanın kadınların hafıza ile ilgili hipokampus ve precuneus gibi hastalıkla ilişkili bölgelerde daha büyük bir azalma yaşadığını göstereceğini söylüyor.

Ravndal, sonuçların Alzheimer hastalığının yaygınlığındaki cinsiyet farklılıklarına ilişkin başka olası açıklamalara işaret ettiğini söylüyor. Bu açıklamalar arasında hayatta kalma veya hastalığa yatkınlık gibi farklılıklar yer alıyor.

Kumfor, beyin hacmindeki cinsiyet farklılıklarının bu durumda bir rol oynamıyor gibi görünmesinin tamamen şaşırtıcı olmadığını, çünkü nörodejeneratif hastalıkların karmaşık olduğunu söylüyor. Bu hastalıkları anlamak için, Alzheimer hastalığı olan kişileri içeren uzun süreli çalışmalar yapılarak beyinlerinin zaman içinde nasıl değiştiği karşılaştırılmalıdır. “Sadece beyin atrofisinde yaşa bağlı değişikliklere bakmak, bunun arkasındaki karmaşıklığı açıklamaya yetmez” diye ekliyor.

Brodtmann, çalışma sağlam olmasına rağmen, daha çeşitli veri setleriyle daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söylüyor. Örneğin, çalışmaya dahil edilen kişiler yüksek eğitim seviyesine sahipti — bu da Alzheimer hastalığına karşı koruyucu bir faktördür — yani genel nüfusu tam olarak temsil etmiyorlardı. Veri setlerinde ayrıca, etnik köken ve kadınların menopoz yaşı gibi bir kişinin Alzheimer hastalığı riskini etkileyen diğer faktörler hakkında bilgi yoktu.

Yazarlar, analizlerini eğitim düzeyine göre ayarladıklarında, erkeklerin beyinlerinin bazı bölümlerinin artık kadınlara göre daha hızlı bir düşüş göstermediğini belirtiyor. Aynı yaştaki erkek ve kadınları değil, aynı sayıda yıl yaşayacakları tahmin edilen erkek ve kadınları karşılaştırdıklarında, iki grubun beyinleri benzer oranlarda gerileme gösterdi.

Kompleks Hastalık

Brodtmann, çalışma sağlam(robust) olmasına rağmen, daha çeşitli veri setleriyle daha fazla araştırma yapılması gerektiğini söylüyor. Örneğin, çalışmaya dahil edilen kişiler yüksek eğitim seviyesine sahipti — bu da Alzheimer hastalığına karşı koruyucu bir faktördür — yani genel nüfusu tam olarak temsil etmiyorlardı. Veri setlerinde ayrıca, etnik köken ve kadınların menopoz yaşı gibi bir kişinin Alzheimer hastalığı riskini etkileyen diğer faktörler hakkında bilgi yoktu.

Yazarlar, analizlerini eğitim düzeyine göre ayarladıklarında, erkeklerin beyinlerinin bazı bölümlerinin artık kadınlara göre daha hızlı bir düşüş göstermediğini belirtiyor. Aynı yaştaki erkek ve kadınları değil, aynı süre yaşayacakları tahmin edilen erkek ve kadınları karşılaştırdıklarında, iki grubun beyinleri benzer oranlarda gerileme gösterdi.

Kaynak: https://www.scientificamerican.com/author/nature-magazine/

Daha Fazla Göster

Oğuz Sezgin

Bir bilim sever ve kimyager olarak, internetteki Türkçe kaynak eksikliği görerek Gerçek Bilim’i 2012'de kurdum. Bu sitede gördüğünüz pek çok bilim ve teknoloji haberini ciddi kaynaklardan toplayarak sizin için araştırıyor, çeviriyor ve derliyorum. Gerçek Bilim'deki diğer yazarlar ve ben, her gün baş döndürücü şekilde gelişen bilim ve teknoloji haberlerini size aktarmaktan kıvanç duyarız.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Başa dön tuşu