Sorting by

×
BiyolojiDeneyselMakalelerTıp ve Sağlık

Uzun COVID Hastalarında Hafıza Kaybı ve Konsantrasyon Bozuklukları Gözlendi

COVID-19 üzerine yapılan iki araştırmada, hastalığı geçirdikten aylar sonrasında bile halen bazı bilişsel bozukluklara neden olduğu rapor edildi. Cambridge liderliğinde yapılan araştırmada uzamış(long) COVID hastalarında ve hatta hafif geçirenlerde bile önemli ve ölçülebilir derecede hafıza ve konsantrasyon bozuklukları yaşandığı ortaya kondu.

Uzun COVID’e Dikkat Edilmiyor

“Uzun COVID’e politik veya tıbbi açıdan çok az dikkat ediliyor. Bunun acilen ciddiye alınması gerekiyor ve bilişsel bozukluklar bunun en önemli parçasıdır. Politikacılar COVID’le yaşamamız gerektiğini söylediklerinde, bu enfeksiyonun hemen gitmediğini göz ardı ediyorlar,” diyor araştırmaların kıdemli araştırmacısı Lucy Cheke.

Bu yeni bulgular COVID ve Cognition(Bilişsellik) projesi araştırmasından (COVCOG) geliyor. Araştırmada 2020 sonu ve 2021 başlarında toplam 200 hasta yer aldı. Hedef COVID-19 sonrası kognitif bir arazi haritası çıkarmaktı.

COVID-19 kohort çalışmasındaki hastaların üçte ikisinde, 12 hafta ve ötesine kadar semptomlar gösteren uzun COVID gözlemlendi. Uzayan COVID tecrübe eden hastaların % 78’inde konsantrasyon zorluğu, %69’unda bilinç bulanıklığı, %68’inde unutkanlık 40’ında semantik akışı bozukluğu (sözcükleri yanlış kullanma veya söyleme) durumu görüldü.

Ayrıca araştırma boyunca uzayan COVID yaşayanların günlük hayatlarında aksamalar olduğu gözlendi. Bununla beraber uzun COVID yaşayanların yarısından çoğunun işlerinde uzun süre çalışamadığı ve hastalık nedeniyle üçte birinin işini kaybettiği gözlendi.  

COVCOG projesinde çalışan bir araştırmacı olan Muzaffer Kaser, hastalardaki bu bulguların gerçek ve ölçülebilir şeyler olduğunu ifade ediyor.

Kaser, “Bu, insanlar COVID sonrası bilişsel zorluklar yaşadıklarını söylediklerinde, bunların mutlaka anksiyete veya depresyonun sonucu olmadığının önemli bir kanıtıdır. İlgili etkiler ölçülebilir.  Hafıza güçlükleri, işlerini düzgün yapma yeteneği de dahil olmak üzere insanların günlük yaşamlarını önemli ölçüde etkileyebilir.”

Daha önceki uzun süreli COVID çalışmalarında olduğu gibi, yeni bulgular bir hastanın ilk enfeksiyonunun ciddiyetinin uzun süreli COVID semptomları olasılığını tahmin etmeye yardımcı olabileceğini gösteriyor. 

Ayrıca, akut hastalıkları sırasında en geniş semptomlara sahip olanlar, uzun süreli bilişsel problemler yaşama olasılıkları daha yüksekti. Başka bir deyişle, nörolojik, gastrointestinal ve kardiyopulmoner semptomların kombinasyonlarını erkenden yaşayanlar, birkaç ay sonra bilişsel problemler açısından daha büyük risk altındaydı.

Yeni araştırma, COVID-19 ile enfekte olan ve olmayanlar arasında “nesnel bilişsel farklılıklar” olduğu sonucuna varıyor. Ancak, bu kalıcı bilişsel semptomlara spesifik olarak neyin neden olduğu hala net değil. Araştırmacılar, kalıcı sistemik enflamasyonu makul bir nedensel mekanizma olarak varsayıyorlar, ancak bu öneriyi araştırmak için daha fazla hedefe yönelik araştırma yapılması gerektiğini de belirtiyor.

İki yeni çalışma Frontiers in Aging Neuroscience dergisinde yayınlandı ( 1 , 2 ).

Kaynak: Cambridge Üniversitesi

Daha Fazla Göster

Oğuz Sezgin

Bir bilim sever ve kimyager olarak, internetteki Türkçe kaynak eksikliği görerek Gerçek Bilim’i 2012'de kurdum. Bu sitede gördüğünüz pek çok bilim ve teknoloji haberini ciddi kaynaklardan toplayarak sizin için araştırıyor, çeviriyor ve derliyorum. Gerçek Bilim'deki diğer yazarlar ve ben, her gün baş döndürücü şekilde gelişen bilim ve teknoloji haberlerini size aktarmaktan kıvanç duyarız.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Başa dön tuşu