
Eğer robotikle uğraşıyorsanız, ya da gerçekten ilham almak istiyorsanız Spare Parts ’ı izleyin. ABD gerçeğinin sergilendiği bir film olan Spare Parts’da düşünen,üreten bir şeyler yapmak isteyen herkes bence kendinden bir parça bulabilir. ABD Arizona Phoenix’den Carl Hayden Lisesi’nde okuyan 4 gencin robot kulübündeki ,inanılmaz azmi ve başarısını anlatan “Spare Parts-Yedek Parçalar” filminde gerçekten ilham verici bir şeyler var. ABD’de liseler ve üniversitelerin katıldığı ve NASA’nın düzenlediği su altı robot yarışmasına katılan 4 meksikalı göçmen çocuğun ve fen öğretmeni Fredi Lajvardi’nin imkansızlıklardan yola çıkarak , inanılmaz bir başarıya imza atmalarını anlatıyor. Robotun ismi de kötü kokan yapıştırıcıdan dolayı gerçekten manidar Stinky :D (kokmuş)
Dikkat Spoiler içerebilir
2005’de Wired dergisinde yayınlanan La Vida Robot makalesinden yola çıkılarak çekilen film, gençlerin doğru yönlendirildiklerinde ne gibi başarılar elde edebileceklerini gösteriyor. İmkanların çok kısıtlı olduğu bir okulda ; bir robot için verecek 1 dolarları bile bulunmayan bir grup öğrencinin önlerine çıkan her türlü zorluğu aşarak, NASA’nın düzenlediği çok önemli bir robotik yarışmasında derece elde etmeleri anlatılıyor. Aslında bu size oldukça tanıdık gelecektir, imkanların olmadığı ya da yönlendirmelerin olmadığı okulla ne demek istediğimi anlıyorsunuzdur. Yine de bence umut var, gençler her yıl ODTÜ, İTÜ, SDÜ gibi üniversitelerin düzenlediği robot yarışmalarında yarışarak muhteşem şeyler ortaya çıkarıyor. Bu filmde de gençler sağdan soldan topladıkları 800 dolar parayla, on binlerce dolar harcayan MIT (Massachussets Teknoloji Enstitüsü), Virginia Tech veya Cornell Üniversitesi gibi saygıdeğer üniversitelerin yer aldığı yarışmada büyük bir başarı sergiliyorlar. Fakir ama gururlu bu lisenin öğrencileri tek güvendikleri şey ise beyinleri. Zaten dandik okul otobüslerinin üzerinde “okulun gururları burada”, yazıyor.
Hayatları ise hiç güllük gülistanlık değil, zaten göçmen olduklarından bazılarının kimliği bile yok. Ayrıca oldukça tehlikeli bir çevrede yaşamaları da cabası. Her neyse imkansızlıkların içinden böyle başarı hikayelerinin çıkması gerçekten çok iyi. Aslında Steve Jobs’ın bu konuda bir sözü bile var ; “Aç Kal Budala Kal” . Kendisi de Apple’ı kurarken bir çok zorluktan geçen bu adamın gerçekten ne demek istediğini şimdi anlıyorum. İnsanoğlu imkansızlarla karşılaşınca yeni çözüm yolları üretiyor.

Spoiler vermek gibi olacak ama filmde bunun çok iyi anlatan bir sahne var. Su altında uzunluk ölçmek için diğer takımlar lazermetre kullanırken, bu ekip paraları lazermetreye yetmediğinden, bildiğimiz metreyi kullanıyor. İşte belki lazermetre işlerini çok daha hızlı görmelerini sağlayacak ama imkansızlıktan lazermetreyi alamıyorlar. İşte pratik çözümler ne kadar analitik düşünebildiğinizi gösteriyor. NASA bu gibi çözümleri her zaman kullanıyor. Daha önce Ay’da gittiklerinde Ay arabasının tamponu inişte kırılmıştı. Tamponu onarmak için bildiğimiz yapışkan bant kullandılar. Aynı şeyi yapabilecek bir robotu daha ucuz ekipmanlar kullanarak, üretmek gerçekten zeka işi.
Ülkemizde de bu gibi konulara daha çok önem verilse özellikle de devletin daha iyi bilimsel araştırma laboratuarları olsa sizce de muhteşem şeyler çıkmaz mı?
Filmi izlemenizi tavsiye ederim.
2015 yapımı filmin yönetmenlik koltuğunda Soul Surfer’ın yönetmeni olan , Sean McNamara oturuyor.
![]() | George Lopez | … | |
![]() | Marisa Tomei | … | |
![]() | Jamie Lee Curtis | … | |
![]() | Carlos PenaVega | … | |
![]() | José Julián | … | Lorenzo Santillan (as Jose Julian) |
![]() | David Del Rio | … |
Bir Yorum