NASA Mars’ta elde ettiği gözlemlerin sonucunda gezegende su bulunduğunu onayladı. RSLler (yinelenen eğim çizgileri) verileri gereği gezegende su bulunduğunun onaylanması gelecekteki Mars görevleri ve belki de İnsan Mars kolonilerinin yaşamı için gerekli ortam kurulabilecek.
İlk 2010’da keşfedilen RSL’ler Mars yüzeyinde aktif su akıntıları olabileceğini ilişkin teorilerin kurulmasına neden oldu. Hale Krateri’nden gözlenen koyu hatlar , tepeden akan su akıntıları olabileceğini gösterdi. Akan su teorisinde RSL görünümü gibi faktörlere bağlı olarak , ılıman mevsimlerde( -23 C) su akıntıları olabileceği düşünülüyordu.
Buna rağmen bugüne kadar yapılan gözlemlerde kanıt yetersizliğinden dolayı RSL’lerin su akıntıları olup olmadığı kanıtlandı. Fakat Mars keşif uydusundan(Mars Reconnaissance Orbiter –MRO) alınan son veriler ışığında Kızıl gezegende eğimli bölgelerde mevsimsel su akıntıları olabileceğine dair güçlü kanıtlara ulaşıldı.
Mars keşif uydusunda bulunan , Kompakt Keşif Görüntüleme Spektrometresi’nden alınan (CRISM) ışık absorbsiyon karakteristikleri perkloratların varlığına işaret etti. Elde edilen analiz sonuçları magnezyum perklorat,magnezyum klorat ve sodyum perklorat karışımından oluşan akıntılara işaret ediyor.
“Mars’da yaşam arayışından baktığımızda suyu takip etme ilkesine dayalı olarak, uzun süredir su varlığına ilişkin şüphelerimiz şu an doğrulandı. Mars’ta tuzlu da olsa akan suyun bulunması gerçekten önemli bir gelişme,” diyor NASA Bilim Görevi Direktörlüğü Yöneticilerinden John Grunsfeld.
28 Eylül’de Nature Geoscience’de yayınlanan makalede bu eğimlerde hidratlı tuzların tespit edilmesinde suyun hayati bir önem taşıdığı belirtildi.
Şu an en önemli teoriye göre sulanma adı verilen proses nedeniyle perkloratlar atmosferik suyu emerek, Mars’daki atmosfer yeterli neme eriştiğinde, bu tuzlar atmosferik suyu çözünürlüğe ulaşana kadar absorbluyor ve sonunda tuzlu bir çözelti oluşturuyor. Tabi bildiğimiz sodyum klorürlü çözeltiler gibi değil. Çünkü çözünen kimyasal tuz normalde insan yaşamı için oldukça zehirli. Fakat buharlaştırarak su elde etme imkanı var.
Tuzlu su karışımının -70°C sıcaklıkta donduğu ve akıntının büyük kısmının yüzey altı olduğu düşünülüyor. Ayrıca bu tuzlu su çözeltisi nedeniyle yüzey mikrobiyal bir yaşamın olma ihtimali oldukça yükseldi. Büyük olasılıkla Mars’ta yaşıyan mikroorganizmalar mevcut. Gelecek görevlerde Dünya dışı yaşamın araştırılması için Mars ideal bir hedef anlamına geliyor.
Ayrıca şu an Mars’da bulunan Curiosity(Merak) gezgininin bu akıntılara yollanarak bazı deneylerin yapılması da mümkün. Yine de Curiosity’nin umarım nükleer pili bitmez.
Peki su -23 C gibi düşük sıcaklıklarda neden donmuyor ?
Çünkü bu saf su değil, yoğun bir perklorat çözeltisi içerdiğinden dolayı Raoult yasası gereği suyun çok daha düşük sıcaklıklarda donması ve kaynama noktasının yükselmesi gerekiyor.
Mars’a gidecek astronotlar bu çözeltiyi ısıtarak suyu buharlaştırarak su elde edebilir, perkloratlardan da oksijen elde edebilir. NASA bu yeni keşifler Mars’da insan yaşamının çok daha mümkün olabileceğini düşünüyor.,
http://www.nasa.gov/press-release/nasa-confirms-evidence-that-liquid-water-flows-on-today-s-mars/
Bir Yorum