Düşünün ki, bir işle uğraşıyorsunuz ve birden elinize aldığınız kağıt elinizi kesti. İşte o incecik kağıdın elinizi neden bu kadar acıttığını hiç düşündünüz mü? Bu keskin , saf acı bir an için sizin kafanızı allak bullak edebilir. Hatta öyle bir an gelir ki, işinizi gücünüzü bırakırsınız keşke kesmeseydim elimi diye, çırpınırsınız.
Fiziksel açıdan kağıt kesiğinin bu kadar çok acıtmasının farklı nedenleri var. Parmaklar,dudak ve dil gibi vücudun en duyarlı bölgelerinde oluşması, kağıt kesiğinin etkisini arttıran nedenlerden biridir.
Bu vücut bölümlerinin sinir ağları , özel bir berraklıkla; özgüllük, basınç, ısı, soğuk ve yaralanma hissini ayırt edilebilir. Vücudumuz bu bölgelerinden gelen sinyalleri beynimiz çok yüksek bir çözünürlükle alır.
Yani hissetme açısından çok iyi olan parmaklar,dudaklar ve dil acıyı da zevke göre daha fazla hisseder. Yani parmağımızı kağıtla kestiğimizde acıyı tekrar tekrar hissederiz.
Son olarak yaranın derinliği, sinir iplikçiklerini uyarmak ve acıyı yaymak için mükemmeldir. En yıkıcı acı ise sinir fiberlerinin ağrıya dair iletişim yoksunluğundan kaynaklanır.
Kağıt kesiği olduğunda sinir lifleri yanar ve tamamen etkin durumdadır.
Ağrıyı dindirmek için ,
Öncelikle sabunlu suyla kesiği yıkayın. Böylece enfeksiyon riskini azaltır ve iyileşme hızını arttırırsınız. Yarayı olabildiğince temiz tutun, onu bir bantla kapatın ve yeniden açılmasını engelleyin.
Her ne kadar bu küçük kağıt kesiği canımızı yaksa da, küçük şeylerin ne kadar büyük etkiler yaratabileceğine önemli bir örnektir.
Kaynak: ScienceAlert
açıkçası merak ettiğim bir konuydu bilgilendirme için teşekkürler.