Sorting by

×
BilimDoğa ve Çevreİklim DeğişimiTıp ve Sağlık

IPCC Sıcaklık Artışını 1.5°C’de Tutmak Hayati Önem Taşıyor

IPCC (Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli) tarafından yayınlanan özel bir raporda; insanlığın toplumun her alanında eşi görülmemiş ve hızlı değişiklikler yaparak global (küresel) ısınmayı 1.5°C ‘de sınırlandırması gerektiği belirtildi. Böylece global ısınmanın yıkıcı etkileri bir nebze azaltılabilecek.

Endüstri devrimiyle beraber küresel ısınmanın ortalama 1°C arttığı düşünülüyor. Aralık 2015’de 195 ülke Paris Anlaşmasını imzalayarak, iklim değişimine karşı dünya çapında bir tepki verdi.  Bu anlaşmanın hedeflerinden biri global ısınmayı endüstri başlangıcı 2°C altı seviyede tutarak, yüzyılın sonuna doğru 1.5 °C’lik artış hedefinde tutmak amaçlandı.

2018 Aralık ayında Paris Anlaşması’nı imzalayanlar Katowice Polonya İklim Değişimi Konferansında alınan kararların ilerleyişini inceleyecekler.

Yeni IPCC raporunda ise 1.5°C ila 2°C sıcaklık artışı ile gelişen sayısız iklim değişiği tehditleri karşılaştırılacak. Ayrıca bu artışı geriye çevirmeye dair yapılabilecek aksiyonlar da değerlendirilecek.

Bu rapor 40 ülkeden 91 bilim insanı tarafından kaleme alındı ve 6000’den fazla bilimsel referansa atıf yapıyor. Binlerce uzman ve hükümet çalışanını temsil ediyor. Araştırma, küresel iklim politikasının kritik yönlerini tartışırken, gelecek konferansta imzacıların kullanacağı önemli bir bilimsel girdinin parçası olacak.

“Bu rapordaki anahtar mesajlardan biri 1 °C’lik global ısınmanın;  ekstrem hava durumu, deniz seviyesinde yükselme, Artik deniz buzundaki azalma ve diğer değişikliklere neden olduğuna inanmak olacaktır,”diyor  IPCC Çalışma Grubu Eş Başkanı Zhai.

2°C Yıkıcı Etkiler Yaratabilir

Araştırmanın yazarları;  2°C yerine, iklim değişiklik limitini  1.5 °C’de iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini hafifletmek adına ne kadar hayati olduğunu vurguluyor.

Örnek verecek olursa küresel deniz seviyesinde beklenen artışın değişimi verilebilir .  2 ° C sıcaklık artışı, potansiyel olarak dünyanın okyanuslarında 10 cm (3.9 inç) yükselmesine neden olur ki; 1.5 ° C artış senaryosuna göre çok daha yüksek bir miktar. Belki bu çok gelmeyebilir ama yarım derecelik bir fark bile , ada kıyılarında yaşayan 10 milyon kişinin seller ve diğer afetlere karşı çaresiz bırakabilir.

Ayrıca 2°C’lik  senaryoda Dünya’nın okyanuslarının asitliği önemli miktarda artacağından, oksijen miktarı da düşecektir.Bu gibi faktörler deniz biyoçeşitlilik, ekosistemler ve balık hayatı için önemli bir risk teşkil ediyor .

Ayrıca 1.5 derecelik sıcaklık sınırı, 2 derecelik senaryoya göre; yüzlerce milyon insanı açlık ve 2050 iklim değişikliği risklerinden koruyacaktır.

2 ° C’lik bir artış durumunda, daha yüksek ozon ve ısıya bağlı ölüm riski de dahil olmak üzere sağlığımız  ve huzurumuz üzerinde önemli bir etkisi olacaktır. Sıcaklık artışı, sıtma ve deng humması gibi potansiyel ölümcül hastalıkların yayılmasına da yardımcı olacaktır. Bunun da ötesinde, mısır, pirinç ve buğday gibi tahıl ürünlerinin verimi iklim değişikliğine bağlı olarak daha da düşecektir.

Küresel ısınma şimdiden birçok değerli ekosistem üzerinde yıkıcı bir etkiye sahip. Örneğin; Dünya’nın mercan resiflerinin şaşırtıcı bir oranda yok olmasına neden oluyor. Yapılan incelemede , insanlığın ısınmayı 1.5 ° C’ye kadar frenleyememesi durumunda , hemen hemen tüm mercan resiflerinin , yükselen sıcaklıklar tarafından azalacağını tahmin etmektedir; bu durumda, resiflerin yüzde 70-90’ını kaybedebiliriz.

Paris Anlaşması’nın imzacıları, endüstriden ve binadan, arazi kullanımından, şehirlerin nasıl işlediğine ve elbette enerji üretmeye kadar her şeyde büyük değişiklikler yapmak zorunda kalacaktı. 2030 yılına gelindiğinde, küresel insan kaynaklı CO2 emisyonlarının 2010 seviyelerine göre yaklaşık yüzde 45 oranında düşmesi gerekecektir.

2050 yılına kadar, insanlığın net emisyonlarını sıfıra indirmesi gerekecek. Bu, karbon dioksit yakalama ve depolama (CCS) ve karbondioksit giderme (CDR) teknolojileri kullanılarak atmosferden temizlenen herhangi bir artık emisyon ile yenilenebilir enerjiye büyük bir dönüş gerektirecektir.

Bu güncelleme için 2016-2035  yılları arasında küresel enerji sistemine 2.4 trilyon dolar yatırılması bekleniyor.

“Bu rapor, politika belirleyiciler ve uygulayıcılara iklim ve yerel ihtiyaçları göz önünde bulundurarak iklim değişikliğine karşı karar vermek için ihtiyaç duydukları bilgileri veriyor,” yorumunu yapıyor IPCC Çalışma Grubu II Eş Başkanı Debra Roberts.”Önümüzdeki birkaç yıl, muhtemelen tarihimizdeki en önemli yıllar olacak.”

Kaynak:  https://newatlas.com/global-warming-ipcc-report/56678/

Daha Fazla Göster

Oğuz Sezgin

Bir bilim sever ve kimyager olarak, internetteki Türkçe kaynak eksikliği görerek Gerçek Bilim’i 2012'de kurdum. Bu sitede gördüğünüz pek çok bilim ve teknoloji haberini ciddi kaynaklardan toplayarak sizin için araştırıyor, çeviriyor ve derliyorum. Gerçek Bilim'deki diğer yazarlar ve ben, her gün baş döndürücü şekilde gelişen bilim ve teknoloji haberlerini size aktarmaktan kıvanç duyarız.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

  1. Geri bildirim: IPCC Sıcaklık Artışını 1.5°C’de Tutmak Hayati Önem Taşıyor Bizsiziz

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

Başa dön tuşu